Antalya’da toplu açılış töreninde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Uğruna ölmeyi göze alan kahramanları olduğu sürece kimse bu ülkeyi bölemez; bu milletin birliğini, beraberliğini bozamaz. İşte, 16 Nisan halk oylaması bunun için çok önemli. Çünkü biz, yönetim sistemimizi, kendi keyfimiz için değil, ülkemizin ve milletimizin geleceği için değiştiriyoruz. Geçmişte koalisyonların, zayıf hükûmetlerin, bunlardan kaynaklanan kavgaların, çekişmelerin ülkemize nelere mal olduğunu çok iyi biliyoruz” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Antalya’da yapımı tamamlanan hizmet ve tesislerin toplu açılış törenine katıldı. Seyhan Caddesi’nde gerçekleştirilen törende; Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, Antalya Valisi Münir Karaloğlu ve Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel de hazır bulundu. Antalyalıların da yoğun katılımla iştirak ettiği törende Cumhurbaşkanı Erdoğan bir konuşma yaptı.

“MİLLETİMİZLE DARBECİLERİN KARŞISINA DİKİLDİK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen yıl 16 Temmuz’da Antalya Stadyumunda Kamerunlu çocuklar yararına düzenlenecek ve dünya yıldızlarının katılacağı maç için Antalya’ya gelecekken, bir önceki gece Türkiye’nin, tarihinin en alçak, en sinsi ve en ahlaksız darbe teşebbüsüne maruz kaldığı için gelemediğini belirterek FETÖ ihanet çetesi mensuplarının, devletin namuslarına emanet ettiği silahları millete doğrultarak, darbe yapmaya kalktığını söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ancak tüm kalleşliklerine, tüm alçaklıklarına rağmen Türkiye’yi teslim alamadılar. Emanete halel getirmedik. Ülkemizi bu hainlere bırakmadık. Milletimizle bir olduk, beraber olduk, darbecilerin karşısına dikildik. Türkiye’nin tarihinde ilk defa, milletiyle birlikte olan Cumhurbaşkanı, Hükûmeti, Meclis’i sayesinde bir darbe girişimi akamete uğradı. Türk Milleti, istiklaline ve istikbaline, canı pahasına sahip çıkacağını, içerideki ve dışarıdaki tüm müstevlilere gösterdi” diye konuştu.

15 Temmuz darbe girişiminde Antalyalı bir polis memuru ile bir üniversite öğrencisinin şehit olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şehrin son 1,5 yılda terörle mücadele 12 asker ve polis şehidi bulunduğunu hatırlattı ve şehitlere Allah’tan rahmet, ailelerine baş sağılığı dileğinde bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Uğruna ölmeyi göze alan kahramanları olduğu sürece kimse bu ülkeyi bölemez, bu milletin birliğini, beraberliğini bozamaz. İşte, 16 Nisan halk oylaması bunun için çok önemli. Çünkü biz, yönetim sistemimizi, kendi keyfimiz için değil, ülkemizin ve milletimizin geleceği için değiştiriyoruz. Geçmişte koalisyonların, zayıf hükûmetlerin, bunlardan kaynaklanan kavgaların, çekişmelerin ülkemize nelere mal olduğunu çok iyi biliyoruz” dedi.

“KENDİLERİNE PARALEL İKTİDAR KURANLAR İÇİN 16 NİSAN KÂBUS GÜNÜ”

Cumhuriyet Halk Partisi Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun özel bir radyoya verdiği demeçte, yeni yönetim sisteminde Cumhurbaşkanı ile Başbakanın ayrı partiler olması hâlinde büyük kavga çıkacağını söylediği cümleleri, kayıttan meydandaki vatandaşlara dinleten Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında, “Ey Kılıçdaroğlu işte bu kavga çıkmasın diye biz Cumhurbaşkanlığı ile Başbakanlığı birleştiriyoruz, bunu bile okumamışsın. Sadece bunu dahi anlamaktan aciz olanlar, bu ülkenin geleceğine yönelik bir yönetim sistemi değişikliğini, 18 maddeyi okumamış olanlar bu ülkeye hizmet verebilir mi? Dikili ağaçları yok” ifadelerini kullandı.

1991 yılından beri istikrarlı bir hükûmet modeliyle yönetilmiş olması hâlinde Türkiye’nin bugün bulunduğu yerin iki katı daha ileride olacağını, 11 bin dolar olan kişi başına düşen millî gelirin 22 bin dolar alacağını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Siz, Anayasa değişikliğine karşı çıkanların yalanlarına bakmayın, hesap ortada. Bu milletin cebinden paralarını çalanlar, hak etmedikleri bir gücü kullanarak kendilerine paralel iktidar kuranlar için 16 Nisan elbette kâbus günüdür. Onun için istemiyorlar. Ama istikrar ve güven ortamını garanti altına alacak Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemiyle, 2023 hedeflerine ulaşarak, dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri olacak Türkiye için 16 Nisan, düğün günüdür, bayram günüdür” diye ekledi.

“PARLAMENTER DEMOKRASİ ASLINDA BİR VESAYET SİSTEMİ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni hükûmet sisteminin en önemli kazanımının istikrar ve güven olacağını, geçmişteki siyasi liderlerin bu sistemin zorunluluğunu ifade ederken gerekçelerinin hep istikrar ve güven olduğunu hatırlattı ve şunları söyledi: “Ekonomik sıkıntılarla, terörle, sınır komşularımızdan kaynaklanan sorunlarla mücadelemizi başarıya ulaştırabilmemiz için de istikrar gerekiyor. Dünyanın en gelişmiş ülkelerine baktığımızda, başarılarını hep istikrara borçlu olduklarını görüyoruz. Ülkemizde 1950’den bugüne kadar 67 yılda 48 hükûmet kuruldu. Buna karşılık aynı dönemde; İngiltere’de 15 hükûmet, Almanya’da 24 hükûmet kuruldu. Amerika’da 17 başkan, Fransa’da 11 Cumhurbaşkanı görev yaptı. Yeni sistemde hükûmeti, sandıkta millet kurduğu için, koalisyonlar dönemi kapanıyor, istikrar garanti altına alınıyor. Dünyanın en büyük ilk 20 ülkesinin yedisinde başkanlık veya yarı başkanlık sistemi var. Öyleyse, istikrar için ‘evet’ diyor muyuz?”

Yeni sistemle birlikte, başarısız liderlerin koltuklarını koruma şansı kalmayacağını, siyasi partilerde ve bürokraside, sistemin tabiatı gereği yenilenmenin önünün sürekli açık olacağını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu sistemle birlikte, Türkiye’nin değişim taleplerine en büyük direnci gösteren bürokratik oligarşinin, vesayet odaklarının gücü tamamen kırılıyor. Şu parlamenter demokrasi diyorlar ya; parlamenter demokrasi aslında bir vesayet sistemidir. Şimdi bu sistemin beli kırıldığı için rahatsız oluyorlar. Böylece reformların hızlı bir şekilde hayata geçirilebilmesinin yolu açılıyor. Öyleyse soruyorum; değişim için ‘evet’ diyor muyuz?” şeklinde konuştu.

HALKIN DESTEĞİNİ ALAMAYANLARIN MECLİS’E GİRMESİ ZORLAŞACAK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Yönetim Sisteminde Cumhurbaşkanının yüzde 50’nin üzerinde bir oyla seçilmek mecburiyetinde olduğuna işaret ederek sandıkta, milletin yarısından fazlasının desteğini almayı hedefleyen her Cumhurbaşkanı adayının, mümkün olan en kucaklayıcı siyaseti izlemek zorunda olacağını söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Seçilen Cumhurbaşkanı da, millete verdiği taahhütleri yerine getirebilmek için, Meclis’te, kendi partisinin yanında tüm milletvekilleriyle müspet ilişkiler kurmak isteyecektir. Bu durum, hem Meclis dışında, hem de Meclis’te geniş tabanlı bir uzlaşmayı zorunlu kılıyor” dedi ve vatandaşlardan halk oylamasında uzlaşma için ‘evet’ demelerini istedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni sistemdeki Cumhurbaşkanının iddiaların aksine layüsel olmadığını, Anayasa ve yasalarla sınırlı bir hareket alanına sahip olduğunun altını çizdi ve sözlerini şöyle sürdürdü: “Meclis, soru önergesi, araştırma ve soruşturma komisyonları gibi araçlarla, Cumhurbaşkanı ve Hükûmeti sürekli denetleyebiliyor. Suç işlemesi hâlinde Cumhurbaşkanı, yargılanmak üzere Meclis tarafından Yüce Divan’a dahi gönderilebiliyor. Kamuoyu, Cumhurbaşkanı’nın izlediği siyaseti ve yaptığı icraatları yakından mutlaka takip edecek, murakabesini yapacaktır. Seçimlerde de millet doğrudan hesap soracaktır. Öyleyse hesap veren bir Cumhurbaşkanı için ‘evet’ mi? Yeni sistemde milletvekilleri, Hükûmet tarafından kendilerine gönderilen kanun tasarılarıyla değil, kendi hazırlayacakları kanun teklifleriyle Meclis’i çalıştıracaklar. Cumhurbaşkanı’nın, bütçe dışında Meclis’e kanun teklif etme yetkisi bulunmuyor. Bu yetki tamamen milletvekillerine aittir. Diğer taraftan, Cumhurbaşkanı ile milletvekilleri ayrı ayrı seçildiği için, halkın desteğini alamayan kişilerin Meclis’e girmesi zorlaşacak. Yani, milletvekilli adaylarının, seçmenlerini daha iyi temsil eden isimlerden gösterilmesi gerecek. Bu durum ister istemez, milletvekillerinin Hükûmetle olan ilişkilerinin, ülkeye ve seçildikleri şehre getirilecek hizmetler çevresinde daha sıkı hâle gelmesini sağlayacak. Öyleyse, daha güçlü bir meclis için ‘evet’ mi?”

“YENİ HÜKÛMET SİSTEMİNDE TÜRKİYE HEDEFLEDİĞİ BÜYÜME ORANLARINA KAVUŞACAK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin geçmişte tek partili hükûmetler döneminde ortalama yüzde altı, koalisyon dönemlerinde ise yüzde dört büyüdüğüne dikkat çekti. Ayrıca Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni hükûmet sisteminde Türkiye’nin hedeflediği büyüme, istihdam, ihracat ve yatırım oranlarına ulaşma imkânına kavuşacağını, siyasi risklerin azalmasıyla döviz kuru, faiz, enflasyon gibi ekonomi politikası araçlarının daha kolay kontrol altına alınabileceğini, devletin gelirlerinden yatırımlara daha çok pay ayrılabileceğini dile getirdi.

Konuşmasında dünyayla birlikte bölgenin de yeniden yapılanma sürecine girdiğine değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Böyle kritik bir dönemde gerçekleştirdiğimiz bu yönetim sistemi değişimi, Türkiye’ye büyük avantaj sağlayacaktır. Yeni dönemde, birileri bize dayattığı için değil, kendi vatandaşlarımıza olan saygımızın gereği olarak, demokrasi, insan hakları, özgürlükler konularındaki standartlar yükseltilecektir. İstikrarlı, güvenli, huzurlu, zengin, güçlü bir Türkiye, bölgesinde ve dünyada sözü daha çok dinlenir bir ülke hâline gelecektir. Böylece hedeflediğimiz büyük, güçlü, müreffeh Türkiye’nin kapıları açılacaktır” değerlendirmesinde bulundu.

CEVAP VER