Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kasımpaşa-Hasköy Tüneli Açılış Töreni’nde konuşmada, “Bize dostluk elini uzatana, biz kucağımızı açarız. Bizden yardım isteyene, biz ekmeğimizi böler veririz ama bize saldıran, istiklalimize ve istikbalimize kasteden hiç kimsenin de gözünün yaşına bakmayız. Bu terör örgütünün adı ister FETÖ olsun, ister DEAŞ olsun, ister PKK olsun, ister PYD, YPG olsun, hangi farklı isimlerle karşımıza çıkarsa çıksınlar hiç fark etmez. Allah’ın izniyle hepsinin üzerinden de silindir gibi geçeriz” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan İstanbul’da yapımı tamamlanan Kasımpaşa-Hasköy Tüneli’nin açılış törenine katıldı.

“İSTANBUL’UN TOPRAĞININ ALTINI DA GÜZELLEŞTİRİYORUZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan törende yaptığı konuşmada tünelin İstanbul trafiğini rahatlatmak için yapımı planlanan 16 tünel projesinin en önemli etaplarından biri olduğunu söyledi. Yedi tepeli İstanbul’u 16 tünelle tepelerin altından da birbirine bağladıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Metro projeleriyle birlikte düşündüğümüzde üstü ayrı bir güzel, boğazı ayrı bir güzel, Haliç’i ayrı bir güzel, Marmara ve Karadeniz’i ayrı bir güzel İstanbul’un toprağının altını da güzelleştiriyoruz” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan Karaköy-Beyoğlu arasındaki tünelin dünyanın ilk metro hatlarından biri olduğunu söyleyerek, 1875 yılında hizmete giren bu tünelin devamı getirilemediği için, İstanbul’un yakın zamana kadar, tarihî ve doğal güzellikleri yanında trafik çilesiyle meşhur bir kent olarak hafızalarda kaldığını ifade etti. Aradaki bu büyük boşluğu doldurmak için geceli gündüzlü bir çalışma içinde olduklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu ana kadar tünellerde 17 kilometreye ulaşıldığını, metroda ise 160 kilometrenin aşıldığını kaydetti.

Bu rakamı 2020’ye girerken tünellerde 68 kilometreye, metroda 355 kilometreye çıkarmayı hedeflediklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonrası için 120 kilometre yeni tünel, 650 kilometre yeni raylı sistem projeleri olduğunu belirtti. Bu sayede İstanbul’u 190 kilometreyi bulan tünel ve bin kilometrelik raylı sistem uzunluğuyla, dünyanın en yaygın ulaşım ağıyla donatmış olacaklarını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu şehre hizmet etmiş olmaktan duyduğu memnuniyeti ifade etti.

“İSTANBUL’A HİZMET ETMEKTEN İFTİHAR EDİYORUM”

Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu şehirde doğmuş olmaktan, bu şehirde büyümüş olmaktan, bu şehirde bedenimi, ruhumu, kimliğimi keşfetmiş olmaktan, bu şehirde nice güzel insanları, nice sadık yoldaşları tanımış olmaktan ve bu şehre hizmet etme şerefine nail olmaktan, bu şehirden aldığım feyz ve güçle Türkiye’ye hizmet etmiş olmaktan, bu şehirden aldığım ilham ve özgüvenle dünyanın her köşesinde ülkemi temsil etmiş olmaktan, işte içinde doğduğum Kasımpaşa’dan dolayı da özellikle bunu burada iftiharla ifade ediyorum. Velhasıl kaderimin Kasımpaşa’da ve İstanbul’da yazılmış olmasından dolayı çok bahtiyarım. Rabbim herkese böyle bir sevda nasip etsin diyorum.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasının devamında Belediye Başkanı olarak seçildiği günden itibaren İstanbul’a hizmet ettiklerini, milletin kendisine Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı vazifelerini tevdi ettiği günden bu yana da hep hizmet etmenin gayreti içinde olduklarını ifade etti. İstanbul’un ulaşım sıkıntısı çözmek için verdikleri mücadeleyi diğer 80 vilayete de teşmil ettiklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçtiğimiz 15 yılda ülkemizdeki bölünmüş yol uzunluğunu 6 bin 100 kilometreden 19 bin 900 kilometre ilaveyle 26 bin kilometreye çıkardıklarını söyledi. 79 senede yapılan 6 bin 100 kilometre yola mukabil kendilerinin 15 senede 19 bin 900 kilometre yol yaptıklarına dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan “Bizim iktidarımızın gücü bu, aradaki fark bu. Hepsini toplasan bizimle mukayesesi kabil değil” dedi.

“76 ŞEHRİMİZ BÖLÜNMÜŞ YOLLARLA BİRBİRİNE BAĞLANDI”

Cumhurbaşkanı Erdoğan iktidarları döneminde yapılan karayolu hizmetlerini şöyle aktardı: “Otoyol uzunluğunu 945 kilometre ilaveyle 2 bin 660 kilometreye ulaştırdık. Göreve geldiğimizde 81 vilayetimizde sadece altı tanesi bölünmüş yolla birbirine bağlıydı şehirlerimizin. Bugün 76 şehrimiz bölünmüş yollarımızla birbirine bağlı. Kalan beş şehir arasındaki çalışmalar da bizden kaynaklanmayan sebeplerle gecikti, onu da halledeceğiz. En kısa sürede onlar da bölünmüş yola kavuşacak. Biz hükûmete geldiğimizde ülkemizde toplam uzunluğu 50 kilometre olan 83 adet karayolu tüneli vardı. Bugün toplam uzunluğu 433 kilometreyi bulan 341 karayolu tüneline sahibiz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasının devamında Türkiye’nin Yüksek Hızlı Tren diye bir kavramla ilk defa kendi dönemlerinde tanıştığını kaydetti. Kendilerinden önce Türkiye’de yüksek hızlı tren olmadığını, çünkü yolun medeniyet olduğunun bilinmediğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan “Ama biz su medeniyettir dedik, yol medeniyettir dedik, bu adımları attık. 1213 kilometre uzunluğundaki hızlı tren hatları Ankara, İstanbul, Eskişehir, Konya arasında hizmet veriyor, var mıydı böyle bir şey? Yok. Ankara-Sivas ve Ankara-İzmir başta olmak üzere çok sayıda istikamette hızlı tren hatlarının inşası da şu anda sürüyor” ifadelerini kullandı.

“HAVAYOLU TAŞIMACILIĞI, ULAŞIMDA BAŞKA BİR DEVRİM”

Cumhurbaşkanı Erdoğan hava taşımacılığının da ülkenin ulaşımında gerçekleştirdikleri bir başka devrim olduğunu ifade ederek bu alandaki çalışmaları şöyle aktardı: “Biz geldiğimizde kaç tane havalimanı vardı? 26. Biz bunu 55’e çıkardık. Uçak sayımız 150 idi, şimdi 517. Dünyada en fazla noktaya uçan bir numaralı hava yolu Türk Hava Yolları, bir numara. Yolcu sayısını 34 milyondan 193 milyona yükselterek hava yolunu halkın yolu hâline getirdik. Artık eski lüks otobüslerle seyahat ediyorduk değil mi, şimdi o lüks otobüslerle yolculuk eden benim vatandaşım rahatlıkla uçakla gidebiliyor mu? Bak nereden nereye geldik. Geldiğimizde bir tane hava yolu vardı: Türk Hava Yolu. Ama şimdi aklımda kaldığı kadarıyla altı tane hava yolu var, rekabet orada da var.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan ulaşımda gerçekleştirilen bu atılımların yanı sıra eğitimden sağlığa, enerjiden sulamaya, tarımdan sosyal yardımlara kadar diğer alanlar da hesaba katıldığında 15 yılda 3,5 kat büyümüş, zenginleşmiş, güçlenmiş bir Türkiye manzarasıyla karşılaşıldığını kaydetti. Bugün Türkiye’nin, hiçbir telkine, hiçbir tehdide, hiçbir gizli-açık ambargoya aldırmadan, savunmadan ekonomiye kadar her alanda millî politikalarını hayata geçirebilmesinin arkasında böyle bir tablo olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İnşallah 2023 hedeflerine ulaşarak bu tabloyu çok daha güçlü hâle getireceğiz” dedi.

“FIRAT KALKANI HAREKÂTI’NDA 3 BİN DEAŞ’LIYI ETKİSİZ HÂLE GETİRDİK”

Ülkemizin kat ettiği mesafenin dostlarımızı sevindirirken, birilerini fena hâlde kaygılandırıp, düşündürdüğünü söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, bunun için Türkiye’nin önüne, dünyaya telkin ettikleri tüm değerleri ayaklar altına alma pahasına, akılla, izanla, insafla bağdaşmayacak engeller çıkarıldığını ifade etti. DEAŞ tehdidini öne sürerek bölgenin altını üstüne getirip, taş üstünde taş bırakmayanların Türkiye’nin Fırat Kalkanı’nda DEAŞ’a tarihinin en büyük darbesini vurmasının ardından bambaşka yerlere savrulduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Fırat Kalkanı Harekâtı’nda 3 bin DEAŞ’lıyı etkisiz hâle getirdiklerini söyledi. 2 bin kilometrekarelik alanda Türkiye’ye gelen mültecilerden 100 bininin tekrar kendi topraklarına döndüklerini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, orada onlara insanî hizmet verdiklerini belirtti. Cumhurbaşkanı Erdoğan o bölgeye geri dönenlerin okullarını, sağlık ocaklarını yaparak, onlara bu imkânları sağladıklarını çünkü olaya insanî baktıklarını vurguladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Fırat Kalkanı sırasında bölgede bulunan DEAŞ’lı sayısının 400-500’den bir anda 3 bine nasıl çıkabildiğinin sebebini dillendirmiyoruz bile. Ama Rakka’da sıkıştırılan DEAŞ’lıların kamyonlarla diğer bölgelere nasıl taşındığını tüm dünya gördüğü için herhâlde ifade etmekte beis yoktur. Suriye’de savaşabilecek durumda DEAŞ’lı kalmadı, ama bu bahaneyle ülkeye hâlâ silah yığılmaya devam ediliyor. Bölücü terör örgütünün özellikle kendisini terör listesine alanlar, aynı örgütün tamamen göz boyama kabilinden harf değişikliğiyle faaliyet yürüten unsuruyla kol kola yürüyor. Biz bunu ifade ettiğimizde de, ‘bunlar bizim partnerimiz’ diyerek tepki gösterme yoluna gidiyorlar. Yani kendilerini överken kabahatlerini ikrar ediyorlar. Suriye’deki terör örgütünün patronunun Kandil olduğunu dünyanın tamamı gördüğü hâlde, bunu sadece bir müttefikimiz kabul etmiyor. Unutmayın, güneş balçıkla sıvanamayacağı gibi, bu hakikatler de inkârla ortadan kalkmaz.”

“İSTİKLALİMİZİ VE İSTİKBALİMİZİ GÜVENCE ALTINA ALMANIN PEŞİNDEYİZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan Türkiye’nin kendi güvenliği ve kardeşlerinin huzuru için üzerine düşenleri yaparken bunu müttefikleriyle birlikte hayata geçirmeyi tercih edeceğini kaydetti. Ülkemizin hiçbir devlete, hiçbir uluslararası kuruma karşı özel bir husumeti olmadığının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülke olarak sadece kendi istiklalimizi ve istikbalimizi güvence altına almanın peşinde olduğumuzu vurguladı. “Sınırlarımızın ötesinden topraklarımıza roketle, silahla, bombayla yüzlerce, binlerce taciz yapılırken, bu saldırılar yüzünden vatandaşlarımız camilerde, evlerinde, iş yerlerinde, sokaklarında hayatlarını kaybeder, yaralanıp huzursuz olurken bizim ne yapmamızı bekliyorlar acaba?” diye soran Cumhurbaşkanı Erdoğan, PYD, YPG, DEAŞ’ın dinsiz, kitapsız, Allah’sız terör örgütleri olduğunu belirtti. Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Camide namaz kılan, namaz esnasında şehit olan kardeşlerimi nereye nasıl izah edecekler? Aynı şeyde Batı, Batıda şu anda bu PYD, YPG, bu terör örgütleri, DEAŞ camilerimizi yakıp yıkıyorlar. İşte Almanya’da son gelişmeler, Almanya daha neyi bekliyor? Polislerinin güvencesi altında orada bizim vatandaşlarımıza saldırılıyor, camilerimize saldırıyor, Alman polisi hâlâ neyi bekliyor? Belçika’da aynı şeyler yapılıyor. Bunları dillendirdiğimiz zaman rahatsız oluyorlar. Aynı şeyler acaba Türkiye’de olsa dünyayı ayağa kaldırırlar ya. Burada herhangi bir kiliseye karşı böyle bir şey yapılsa, benim polisim de bunu izlese, seyretse, acaba dünya buna ne der?”

Cumhurbaşkanı Erdoğan gelişmelerin açık olduğunu, son 10 gün içerisinde Almanya’da camilere yapılan saldırıların, kundaklamaların hiçbir şeyle izah edilmeyeceğini ifade etti. Hannover’den Türkiye’ye hareket edecek bir uçakla yolculara, teröristlerin saldırdığını, polisin de onları izlediğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan “Bunlar söylendiği zaman, uyarıldıkları zaman işte yaptık, yapıyoruz… Neyi yapıyorsunuz ya, her şey ortada. Bizim kusura bakmasınlar, elimiz böğrümüzde oturup bekleyecek hâlimiz yok” şeklinde konuştu. Türk milletinin tarihinin hiçbir döneminde böyle bir zillete teslim olmadığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan “Bize dostluk elini uzatana biz kucağımızı açarız. Bizden yardım isteyene biz ekmeğimizi böler veririz. Ama bize saldıran, istiklalimize ve istikbalimize kasteden hiç kimsenin de gözünün yaşına bakmayız. Bu terör örgütünün adı ister FETÖ olsun, ister DEAŞ olsun, ister PKK olsun, ister PYD-YPG olsun, hangi farklı isimlerle karşımıza çıkarlarsa çıksınlar fark etmez. Allah’ın izniyle hepsinin üzerinden de silindir gibi geçeriz” ifadelerini kullandı.

“8 GÜN İÇERİSİNDE 394 TERÖRİST ETKİSİZ HÂLE GETİRİLDİ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında Zeytin Dalı Harekâtı ile ilgili son bilgileri de paylaştı. 8 gün içerisinde 394 teröristin etkisiz hâle getirildiğini, Özgür Suriye Ordusu ile birlikte 16 kaybımız olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan “Bunlar hem teröristin yanında durup, hem de ‘aman ha bizimkilere bir şey olmasın’ demek suretiyle hâlâ kendilerine göre istikamet çiziyorlar. Islanmak istemiyorsanız, yağmurun altında durmayacaksınız. Bununla ilgili bizim bir atasözümüz var; ‘Zurnada peşrev olmaz, ne çıkarsa bahtına.’ Evet, bu coğrafya öyle bir yerde ki herkes bahtına çıkana razı olmak zorundadır. Biz bin yıldır yaşadığımız coğrafyamızın ve kader ortaklığı yaptığımız kardeşlerimizin huyunu-suyunu çok iyi biliriz. Buralardaki geçmişi bir asrı ancak bulanlar da yavaş yavaş öğrenecekler. O güne kadar durmak yok, mücadeleye devam” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin çok uzun bir dönem kendi iç meseleleriyle, iç çatışmalarıyla gerçekten çok zaman kaybettiğini ifade ederek, bu durumun hem demokrasi, hem de ekonomi alanında altın kıymetinde fırsatların kaçırılmasına yol açtığını söyledi. Ülkemizin son 15 yıldaki kazanımlarından birinin de, hangi sorunlarla uğraşırsa uğraşsın, demokrasi ve ekonomi konusundaki hedeflerinden asla vazgeçmiyor, uzaklaşmıyor oluşu olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir yandan Zeytin Dalı Operasyonu’nu yürütürken, diğer yandan pek çok uluslararası meseleyi göğüsleyip, aynı zamanda da Kasımpaşa-Hasköy Tüneli’nin açılışını yaptıklarını kaydetti.

“AK PARTİ İKTİDARI, HUZUR VE REFAH İKTİDARI DEMEKTİR”

Yatırımların devam edeceğini, bu konuda duraksama olmayacağını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul’un kuzeyinde dünyanın en büyük havalimanının inşasının büyük bir hızla sürdüğünü bu yılsonu açılışının yapılacağını söyledi. Kanal İstanbul Projesi’nin ihalesinin bu yıl içinde yapılacağını diğer aşamaların da süratle tamamlanıp inşaata geçileceğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasının sonunda şunları söyledi: “İstanbul-İzmir Otoyolu etap-etap hizmete giriyor. Şu ana kadar 433 kilometrelik yolun 219 kilometresi ve en önemli kısımlarından biri olan Osman Gazi Köprüsü tamamlandı. Artık İstanbul-Bursa bir saat, bilemedin 1 saat 15 dakika, bu hâle geldi. Eskiden ne çileydi o. AK Parti iktidarı demek, huzur iktidarı demektir, refah iktidarı demektir. İşte şimdi 1915 Çanakkale Köprüsü’nün temelini geçtiğimiz yıl attık. En geç 2023 yılında onu da hizmete açıyoruz. Kınalı-Tekirdağ-Çanakkale-Balıkesir Otoyolu, Kuzey Marmara Otoyolu gibi İstanbul’u yakından ilgilendiren projeler süratle devam ediyor. Bunların dışında ülkemizin dört bir yanında her alanda yapılan çok ciddi, çok önemli yatırımlar var. Kiminin inşası sürüyor, kiminin projesi hazırlanıyor, kiminin fizibilitesi yapılıyor. Ekonomide büyümeden ihracata, istihdamdan borsaya kadar her konuda birbiri ardına güzel haberler alıyoruz. Velhasıl Türkiye arı gibi çalışıyor üretiyor. Biz de bu sürecin önünü açmak, milletimize hizmet etmek için gece-gündüz gayret ediyoruz.”

CEVAP VER