Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın katkılarıyla, Kültür Sanat Muhabirleri Derneği’nin bu yıl dördüncüsünü düzenlediği “Medya Kültür Sanat ve Turizm Buluşmaları” için Çanakkale’deydik. Kültür Bakanlığı Daire Başkanı Sanem Arıkan, Kültür Sanat Muhabirleri Derneği Başkanı İbrahim Gökdemir, 50’ye yakın kültür sanat muhabiri ile Ezine Belediye Başkanı Güray Yüksel’in ev sahipliğinde 2 gece 3 gün boyunca kentin kültürel, tarihi, turistik yerlerini gezdik.

Ezine Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Yılmaz Çelik’in de bizlere eşlik ettiği Mayıs ayındaki bu gezide tüm tabiat canlanmış ve yeşil bir örtüyle kaplanmıştı. Zeytin ağaçlarının çiçeklenme dönemine denk gelmiştik. Ayrıca Çanakkale’nin hemen her yerinde ve dolaştığımız antik kentlerin ören yerlerinde gelincik çiçekleriyle karşılaştık.

Gezimiz esnasında bizi sarıp sarmalayan bir koku Ezine Belediyesi’nin bizlere tahsis ettiği servis minibüslerinde, konakladığımız Alexandria Troas Termal Otel odasındaki gardrobu açtığımızda, çarşıda, pazarda her yerde kendini hissettiriyordu. Ancak ne olduğu konusunda hiçbir fikrim yoktu. Beş duyumuzla kaydettiğimiz gezi anılarımızda şehrin simgesi haline gelmiş diyebileceğim bu koku da hatıralarımızda yer etmek için adeta yarışıyordu.

Ezine şehir merkezinde dolaşırken hediyelik eşya satan bir dükkândan bir şişe zeytin çiçeği kolonyası aldım ve çantama yerleştirdim. Bazı arkadaşlarımız da zeytin, zeytinyağı ya da Ezine Peyniri alarak dükkândan ayrıldılar.

Üç günlük gezinin ardından Ankara’ya döndüğümüzde çantamdan çıkardığım zeytin çiçeği kolonyasının nasıl koktuğunu merak edip kapağını açtım. Çanakkale gezisinden önce hiç karşılaşmadığım bu koku adeta hafızamı canlandırdı ve koklamamla birlikte üç günlük Çanakkale gezisi boyunca yaşadıklarım adeta film şeridi gibi gözümün önünden geçti. Meğer gezimiz boyunca bize eşlik eden, bilinçaltımızda yer eden o özel koku zeytin çiçeğinin kokusuymuş.

Çanakkale için bir simge koku belirlenmesi gerekirse bu koku Zeytin Çiçeği kokusu olmalı.

CEVAP VER