Cumhurbaşkanlığı Millet Kütüphanesi Anadolu Salonu’nda ziyarete açılan Anadolu Selçukluları Sergisi tarih meraklılarını ağırlamaya devam ediyor.
Anadolu Selçuklu Devleti, 1075 yılında Kutalmışoğlu Süleyman Şah tarafından kurulmuş ve 1318 yılına kadar varlığını sürdürmüş. Malazgirt Zaferi’nden sonra Anadolu’nun Türk yurdu hâline gelmesinde büyük rol oynayan bu devlet hem Bizans’la mücadele etmiş hem de Haçlı Seferleri karşısında siyasi ve askerî gücünü korumaya çalışmış. Büyük Selçuklu Devleti’nin dağılması sürecinde ortaya çıkan farklı Türkmen beylikleri ve 1243 Kösedağ Savaşı’ndaki Moğol galibiyeti, Anadolu Selçuklu Devleti’nin zayıflamasını hızlandırmış; 1318 yılında Anadolu Selçuklu Devleti tarih sahnesinden çekilmiş. Ancak geride bıraktığı kültürel ve idarî miras, Anadolu’daki tarih ve medeniyet birikiminin önemli bir parçası olmaya devam etmiş.
Sergide Anadolu Selçuklu mirası sekiz bölüm altında incelenmiş. Egemenlik Sembolleri bölümü, devlet kimliğini ve inanç sistemini yansıtan karakteristik sembolleri ele almakta. Güç ve Hâkimiyet, askerî ve siyasi yapılanmanın tarihsel izlerini sunuyor. Eğitim Hayatı bölümünde, medreselerde yürütülen ilim faaliyetleriyle dönemin entelektüel zenginliği anlatılıyor. Tasavvuf bölümü ise Mevlânâ ve Şems-i Tebrîzî gibi önemli isimlere ait eşyaların sergilendiği alan olarak öne çıkıyor. Ticari Hayat bölümünde, Selçuklu döneminde kullanılan ticaret eşyaları sergileniyor. Çinicilik bölümünde, parlak renkleri ve sanatsal tasarımlarıyla dikkati çeken çini örnekleri yer alıyor. Takılar başlığı, dönemin kişisel süs eşyalarını tanıtıyor. Mimari Sanat ise anıtsal yapıların ve ince işçiliğin Selçuklu mimarisindeki örneklerini gözler önüne sererek sergiyi bütüncül bir yaklaşımla tamamlıyor. Sergide, 300’ün üzerinde Anadolu Selçuklu dönemine ait eser bulunmakta. Öne çıkan örnekler arasında, gök mermerden oyulmuş çift başlı kartal kabartmalı mimarî parça, doğa ve inanç sembolizmini bir arada sunan Hayat Ağacı tasviri, 12. yüzyılın sonlarından kalma nadir bir Kur’an-ı Kerim, kabartma yazılar ve motiflerle süslü ceviz ağacından yapılmış siyah renkli rahle, Şems-i Tebrîzî’den izler taşıyan serpuş ve yine Hz. Mevlânâ’ya atfedilen bir hırka bulunuyor. Ayrıca, Muhyiddin İbnü’l-Arabî’nin kendi el yazısıyla kaleme aldığı Fütûhâtü’l-Mekkiyye, Konya Alaeddin Türbesi’nden gelen şeşper, silindir biçimli boru üzerinde karşılıklı iki ejder başı bulunan alem, insan biçimli satranç taşı ve kabartmalarla süslenmiş bir küp parçası da serginin dikkat çeken diğer eserleri arasında.
Anadolu Selçukluları Sergisi, ziyaretçilere bu köklü devletin siyasi, sosyal, kültürel ve sanatsal yönlerini bütüncül olarak görme imkânı sunuyor. Sergideki eserler, döneminin özgün estetik ve teknik özelliklerini yansıtarak, Anadolu Selçuklu mirasını yakından tanımak isteyenlere kapsamlı bir bilgi kaynağı oluşturmakta.
Anadolu Selçuklularına ilişkin çok sayıda yazılı eserin de yer aldığı sergi, Cumhurbaşkanlığı Millet Kütüphanesi Selçuklu Müze ve Sergi Salonu’nda 09.15 – 17.45 saatleri arasında ziyaret edilebiliyor. (kaynak:ankaranethaber.com)