Pek çokları, Ermenilerin bir zaman Hindistan topraklarından neden topyekun kovulduklarını belki de bilmiyorlar ve ya okumamışlardır. İlmi kaynakçalarda onların vandal, sahtekar, ikiyüzlü ve hırsız oldukları hakkında çok yazılmıştır. Bu sebepten de Hindistan’dan topyekun kovulmuşlardır… Şimdi bazı kaynakçalardan örnekler sunacağam ve siz değerli okurlar bu belalı Ermenilerin ne gibi tuzaklar, hırsızlıklar yaptıklarına ıahit olacaksınız.

Tanınmış Azerbaycan bilim adamı, şahsen tanıdığım (rahmetlik), Prof. Dr. Hüseyin İsmayılov, Ermenilerin sahtekarlıkları ile ilgili ilmi-analitik araştırmalarında dünya bilim adamı, Aziz  Alekperli’nin çalışmalarının büyük önemi olduğunu vurgulamıştır. Hemin araştırmaları, “Ankara İl” Gazetesi’nde seri yazılarımda, “Azerbaycan Sayfası”nda değerli okurlara çok-çok öncelerde aktarmışımdır. Şimdi Vatan Savaşı Zaferimizden sonra çok kıymetli bilim adamının araştırmasından bazı Bölümleri yeniden sunmaya karar verdim. Neden dersiniz? Çünkü bu başbelası Ermeniler bu gün de sahtekarlıklarına devam etmekteler. Çok kıymetli bilim adamı, Aziz Alekperli, Tarihi Kaynakçaların Ermeniler tarafından nasıl benimsendiği ve tarihte kendilerine ait olmayan gerçekleri bozduklarını yazıyordur. Başıbelalı Ermeniler, her fırsatta sahtekarlık yaparak, tarihi istedikleri gibi yeniden değişiyor, kendi adlarına salıyorlar.

Mükemmel Ermenice konuşan dünya bilim adamı, Aziz Alekberli, 1990 yılına dek Batı Azerbaycan’da yaşamış (şimdiki Ermenistan’da), Ermeni nasiszmi, zulmü ve vahşeti sonucunda ailesini zar-zor alıp, çetelerin elinden canlarını kurtarmıştır. Sunuyorum:

ERMENİLER TARİHİ KAYNAKÇALARI İSTEDİKLERİ GİBİ DEĞİŞİYORLAR …

Ermeniler kendilerinin Nuhdan töreme olmaları yalanını o kadar primitif şekilde sübut etmeye çalışıyorlar ki, bu sübut daha çok kendi iflaslarına hizmet ediyor. Batı Azerbaycan’ın, genelde Ermeni sahtekarlığının ömür boyunca tedgigatçılarından sayılan, Aziz Alekberli, meselenin bu yönüne dikkat çekiyor.

Bele ki, Ermeni tarihinin Babası sayılan Musa Horenli’nin meşhur Tarih eserinde Batı Azerbaycan topraklarında Gamer-Sak-Arman Türk boylarının meskunlaşmasını adım-adım izliyor ve çok önemli sonuçlara varıyordur. Malum oluyor ki, Musa Horenli’nin adına ait olduklarını söyleyen Ermenilerin nesil seceresi, aslinde, Arman Türklerine aittir ve haylarla hiçbir dehaleti yoktur. Bu secereye göre, Nuhtan sonra oğlu Yafet, Yafet’ten sonra oğlu Gamer, Gamer’den sonra oğlu Tur, Tur’dan sonra oğlu Turgam, Turgam’dan sonra ise kardeşi Azkan hakimiyette olmuştur (Detaylı bilgi için bak: 9, sayfa 21-22)

ERMENİLER, DÜNYA İNSANLARININ BAŞINA BELA OLMUŞLAR

Bellidir ki, Turgam’ın zamanında Armanya ülkesi ve halkı, hükümdarın adı ile-Turgameli ve ya Turgamlı olarak tanınmıştır. Azkan hakimiyyete geçtikten sonra ise ülke onun adı ile adlanmıştır. Hatta bu ad sonra bütün Güney Kafkas halklarına ait edilmiştir. (Daha detaylı bilgi için bak: 6, sayfa 27-29). Ermeniler’in sahte tarihçilerinin iddiasına göre, Armaniya’nın kadim zamanlarda öz adını Aşxanas adında patriarktan almış, ülke ve halk Aşxanas adlanmıştır. Aşxanas’tan sonra ise hakimiyyete onun oğlu Hayk gelmiştir. Bu kadar da sahtekarlık olamaz. Bunlar sahte uydurma ve yalandır… Tam bir sahtekarlık nümunesi!

Aslında ise Aşxanas adı ilkin kaynakçada Asxan (Azhan) Azkan olmuştur. Milattan önce VII yy.da Güney Kafkas’ta yaratılan Sak-Skif Çarlığı’nın Işguz (İç Oğuz) devletinin Bibliyadaki Aşkenaz adıdır. Adın sonundaki as//os//es şekilcisi ise, belli olduğu gibi, eski Junan kaynakçalarında toponim ve etnonimlere eklenen ilavelerdir. As-Az eyni adlı Türk boylarının adlarıdır: Aşxan ise Azhan şeklinde Azların Hanı, Azhan şeklinde Azların yurdu gibi anlaşılır. Biz bu adı (Azkan) aynen Azerbaycan (Azerboykan-Azer boyunun yurdu) adının en kadim ve ilkin formu hesab ediyoruz. Buradan da belli oluyor ki, ne Tur, ne Turgam, ne de Azkan adlarının Ermenilerle hiş bir bağlantısı yoktur.

Nesil seceresinde Azkandan sonra gelen Hayk adı da tümüyle uydurmadır ve Ermeniler tarafından sonradan ilave edilmiştir. Musa Xorenli’nin seceresi de tastık ediyor ki, Ermenilerin Nuh Peyğamber, Nuhun tufanı ve Ağrı Dağları ile ilgili tüm yaptıkları uydurmalar sahtedir ve Azerbaycan mifik metinlerini Ermenileştirmekten başka bir şey değildir.

VELİÇKO-ERMENİ SAHTEKARLIĞINI İSPATLIYOR

Ermeniler’in, ecdatlarını aktarmalarına normal yanaşıyoruz. Her bir millet gibi, onların da kendilerine belli olmayan ecdatlarını aktarmaya, bulmaya hakları doğaldır. Fakat, Ermenilerin bu meselede bir sonuca varmalarına inanmıyoruz. Neden mi? Hemen söylüyorum!

Veliçko’ya göre Ermeniler, Çingenelerden töremelerdir. Çünkü öten asrın evvellerinde, ünlü araştırmacı-yazar, V. L. Veliçko şöyle yazıyor: “Ermenilerde başka halklarla mecburi, zoraki çiftleşmeleri çok oluyor: İran Ordusu, Azerbaycan Tatarları, Türkler de, Gürcüler de, Dağlılar da…Mühtemeldir ki, devlet kuruluşunu ve bu sebeplerden de kendini mudafaa yeteneklerini çoktan yitiren bir toplıumun kadınlarının nazları ile oynamıyorlardı. Ve böyle eglencelerden aydın oluyor ki, Ermenilerin damarlarında her tür kan mevcuttur. Özellikle Çingene kanı (8, s. 66-67). Bütün bu inkarolunmaz tarihi kaynakçalar Ermeni sahtekarlığının manevi-ideolojik, etnik-psikoloji ve siyasi-tarihi mahiyetini aşkarlıyor ve bizim üzerimize çok önemli görevleri getiriyor…

Türk etnosu-dünya tarihinin yaradıcılarındandır. Bu tarihin yaradıcısı olduğu gibi, onun koruyucusu funksiyonunu da daima şerefle yerine yetirmiştir. “Biz babalarımızın şeref yolunu Türk toplumuna yakışan liyakat ve sorumlulukla devam ettirmeli, onların bizler için koyup gittiği Ulu Türküstan adlı Tarihi göz bebeğimiz gibi korumalı ve onun her bir zerresinin uğrunda asil Türk erdemi ile mübareze aparmalıyız”.

Kıymetli ve tanınmış Rus bilim adamı V. T. Veliçko’nun iddiasına göre Ermenilerin-Çingenelerden, ya da Dağ Yahudilerinden dönme oldukları yazılıyor. Velişko’nun tarihi-ilmi araştırmaları ile donatılmış kitapı pek çok kaynakçalara dayalıdır ve iddianın gerçek olduğunu ispatlıyor. Böylece Ermeniler dünya tarihinde belli olan ilmi kaynakçalara mudahele ediyor, tarihi kaynakçaları istedikleri şekilde değişiyor ve utanmadan sahte kitaplar basıyorlar. Bilim adamı dünya ilminde kanıtlanmış tarihi kaynakçaların Ermeniler tarafından nasıl değiştirildiğini kanıtlayan kitapları göstereceğim.

ERMENİ SAHTEKARLIĞINI İSPATLAYAN KİTAPLAR

Ünlü bilim adamı, Aziz Alekperli’nin istifade ettiği resmi kitap ve edebiyyatın listesini sizlere sunuyorum:

1. M. Abegyan, Ermeni edebiyyatı tarihi, İrevan, 1975.

2. Ministerstvo Narodnogo Prosveşeniya, 1875, sayfa 175.

3. A. Mey. Musulmanskiy rönesans. Moskova. Nauka, 1973.

4. Firidun Bey Köçerli, Azerbaycan Edebiyatı, II .Cilt, Bakü, 1981.

5. Aziz Alekperli. Batı Azerbaycan. I. Cilt.Vedibasar mahali. Bakü, 2002.

6. Aziz Alekperli. Batı Azerbaycan. II. Cilt. Zengibasar, Gernibasar ve Kirkbulak mahalları. Bakü, 2002.

7. Aziz Alekperli. Batı Azerbaycan Abideleri. Bakü, 2006.

8. V. L. Veliçko. Kafkas. SRP, 1904.

9. İstorii Armenii Moiseye Xorenskogo. Moskova, 1893.

10. Azerbaycan folkloru antalojisi, I. Cilt. Nahçıvan folklorü. Bakü, 1994.

11. Azerbaycan folkloru antalojisi, X. Cilt. İrevan Çuxuru folklorü, Bakü, 2004.

12. Cafer Caferov. Kadim arğu dili – dilçilik coğrafyası, tarihi dialektologiya ve Türk dillerinin tarihi problemleri (İlmi eserlerin tematik mecmuesi). Bakü, BDU, 1982, Sayfa 75-85.

İşte bu kaynakçalarda Ermeni sahtekarlarının rezaletleri ve yalanları ifşa ediliyor.

Tarihi kaynakçaları değişmek, kendi adlarına salmak, Ermeni sahtekarlığını apaydın göstermektedir. Ermeniler hiç utanmadan, çekinmeden dünya literatürüne girmiş, çok kıymetli bilim adamlarının eserlerini kendilerininmiş gibi bir de sahtekarca basıyor ve dağıtıyorlar.

Dünyanın hiç bir ülkesinde böyle sahtekarlık, böyle rezalet, kitap hırsızlığına şahit olmadık. Buna göre özür bile istemiyorlar…

İşte size Ermeni sahtekarlığının en bariz nümunesi!

 

CEVAP VER