Alışılagelen yılbaşı gecelerinin etkisinde kalınarak hindi tüketimine, çam kesimine, Noel Baba
efsanesine, içkiye, uyuşturucuya, her türlü oyuna, lüks ve çılgınca eğlenceye, yapılan reklamlarla
davetiye çıkarmak, örf ve adetlerimiz bir yana, millî birlik, beraberlik ve ülke menfaatine ters
düşmektedir. Noel kutlamaları, kökeni itibariyle tamamıyla dinsel bir bayramdır. Bu bayramın ve
bayramla ilgili olarak yapılan âdet ve törenlerin Müslümanlarca benimsenip uygulanması ise dinsel ve
kültürel bir yozlaşma olarak görülmeli; böylesi bir tutumun, kendi değerlerimizden uzaklaşma ve
başkalaşma sürecini hızlandırdığı, halkımıza – ülkemize yönelik Hıristiyan misyonerliği için de oldukça
elverişli bir durum oluşturacağı bilinmelidir. Acı, üzüntü, geçimsizlik ve hastalık gibi problemlerle yüz
yüze geldiğinde çıkış yolu için yalvarır dururuz. Zamanın, ibadetin, itaatin, sağlığın ve huzurun değerini
dilinden düşürmez. Fakat rahatlığa kavuştuğunda ise, olup bitenleri çabucak unutuverir. Zevk ve
eğlenceye dalarız. Hayır işleyebileceği gibi yaşamında hata ve yanlışlıklar da yapabilinir. Önemli olan
Yılbaşı dolayısıyla yapılan dinî âyine katılan (Hristiyanlarla beraber bu toplu ibâdeti yapan)
müslümanlar en azından haram (büyük günah) işlemiş olurlar. kutlamaları dinsel ve kültürel
değerlerimize aykırı birtakım âdet ve geleneklerle birlikte düzenlemek, kutlamalar esnasında
kamuoyunu rahatsız edici ya da dinimizin emir ve yasaklarına, genel ahlâka ve toplumsal kurallara
aykırı davranışlarda bulunmak kesinlikle doğru değildir. Aynı hafta içinde Noel yortusu dolayısıyla çam
ağaçları kesilip cadde, balkon ve evler süslendirilip ışıklandırılmaktadır. Bilindiği gibi ağaçların bizlere
sağladığı faydalarını iyi düşünmeli, yaşamımız için oksijen, erozyon deprem, canlılara yuva, ultraviyole
ışınlarını önleme, havayı temizleme özellikleri vardır. Bu durumda da her zaman ki gibi, GREENPEACE
ve TEMA gibi çevreci yasal kuruluşlar görevlerinin bilinci içinde gereken çalışmaları yapmalı. İnsanın
organizeli bir biçimde hata ve yanlışlıklarda ısrar etmemesi, özellikle öncü ve kötü örnek olmaktan
kaçınmasıdır.
Bir yıl, insan ve millet hayatında önemli bir zaman dilimidir. Böyle bir mutluluğu yaşamış olmak
Allah'ın bize bir lütfudur. Yeni bir yılı idrak etmenin sevinç ve heyecanı da makul ölçüler içinde kabul
edilebilir. Aşırılığın da ötesine geçerek, iki yılı birbirine bağlayan bu zaman köprüsünde cinnet
geçirmişçesine işlenen yanlışlara, hatalara ve yapılan lüks harcamalara anlam vermek mümkün
değildir. Aşırılıklar ve hurafelerle dolu bu tür kutlamalar Hıristiyanlarca dünya gündemine
propagandalarıyla dayattıkları bir gerçektir.
Yılbaşı gecesini farklı muamele etmemeli, her gece ne yapılıyorsa onları yapmalı Tebrik kartı da, yeni
yıl için uygun, Noel için ise uygun değildir. Dinimizin mübarek olarak bildirmediği bir güne özel
muamele etmek, ayet ve hadis ışığında bakmak gerekir. "Tekasur-8 -Sonra o gün, verilen her
nimetten sorguya çekileceksiniz" ahirette kendisinden hesap sorulacak olan nimet, insanın dünyada
iken zevk aldığı bütün nimetlerdir. Kesilen çamlar ve içilen içkiler, oynanan oyunlardan dolayı ahirette
hesabımızı da düşünmek olmalıdır. Bir yılı geride bırakıp yeni bir yılın eşiğine gelmiş, olmayı şükür
boyutunda düşünmeli, bir yıla nasıl girersen öyle olur değil, sorumlulukların bilincinde yeni yıla
girmeyi hedeflemek olmalıdır. Dört şey geri dönmez; "atılan ok, harcanan para, ele geçen fırsat ve
geçen zaman" Hz. Ömer (r.a.) "Dünya her an bizden uzaklaşmakta, ahiret de yaklaşmaktadır.
Bunlardan her ikisini de tercih edenler vardır. Siz ahireti tercih edenlerden olun, dünyayı tercih
edenlerden olmayın.
Zira bugün çalışma var, hesap yok, yarın ise hesap var, çalışma yok." Hz. Ali (r.a). "Dünya üç gündür.
Dün, bugün, yarın." Abdulkadir Geylani.," Fenalıkların en büyüğü vakti boşa geçirmektir." İmamı Azam
hazretleri, ömür sermayemizdeki zamanın önemini bildiriyorlar. 2015 Yılı içinde, günlerimizin Yüce
Rabbimizin rızasına uygun, hayırlı, bereketli, güzel ve ahireti hak kazanacak amellerle geçmesi dileği
ile..

CEVAP VER